Çoklu kişilik bozukluğu ya da dissosiyatif kimlik bozukluğu olarak adlandırılan psikolojik rahatsızlık, bireylerin farklı karakterlere bürünmesine ve karakterler arasında geçiş yaparken yaptıklarını hatırlamamasına sebep olabilmektedir. Billy Milligan da bu hastalığa sahip olan kişilerden biriydi. 1977 yılında Ohio Üniversitesi’nin kampüsünde üç farklı kadına tecavüz ettiği ve tecavüz ettiği kadınların onun hakkında nasıl davrandığına dair üç farklı yorumda bulunması, Milligan’ın çoklu kişilik bozukluğu yaşadığını ortaya koydu. Fakat Milligan’ın üç farklı kişiliği yoktu, tam tamına 24 farklı kişiliği bulunuyordu!
Tecavüz dışında işlediği pek çok suç daha vardı. Silahlı soygun, darp bunlardan yalnızca birkaçı idi. Tecavüze uğrayan ve marketi soyulan kurbanlar onun 3 yaşındaki bir kız çocuğu gibi davrandığına dair ifadeler vermişti. Milligan mahkeme esnasında bu kişilerin ona kim olduğu sorulduğunda, bilmediğini ve tanımadığını söylemişti. Milligan gibi çoklu kişilik bozukluğuna sahip olan kişilerin bu rahatsızlığı, genel olarak travma sonucu ortaya çıkmaktadır. Billy küçükken pek çok travma yaratacak olay yaşamıştır.
Yapılan araştırmalar sonucunda henüz daha 5 yaşındayken üç farklı karaktere sahip olduğu tespit edilmiştir. Billy’nin babası Johnny Morrison zamanın en ünlü komedyenlerinden biriydi fakat kendisinin kumar, depresyon ve alkol bağımlılığı bulunmaktaydı. Tüm bunlara dayanamayan Morrison, kendisini karbonmonoksit ile zehirleyerek intihar etmiştir. Annesi Dorothy ise Johnny’den önce başka bir adamla evli olmasına rağmen, o intihar edince ona dönmüş, onunla evlenmiş fakat evlilikleri 1 yıl sürmüştür.
Billy’nin yaşamış olduğu travmaların sonuncusu annesinin babası ile evliliğinin bitmesi üzerine Chalmer Milligan ile evlenmesi oldu. Chalmer Milligan, Billy’nin hafızasında en dehşet verici travmaların yaşanmasına sebep oldu. Henüz daha 8 yaşındaydı fakat sürekli olarak üvey babası tarafından cinsel istismara uğramaktaydı… Tüm bunların sonucunda kendisi için şizofreni ve çoklu kişilik bozukluğu tanıları konuldu ve akıl hastanesine yatırıldı. 1977 yılında henüz daha 20 yaşındayken pek çok suça karışan Billy, Ohio Üniversitesi’nde 3 kadına tecavüz etmesinin ardından yakalanabilmiş ve tutuklanmıştır.
Tutuklanmasına rağmen Billy hakim tarafından bu suçlardan ötürü ceza almayan tek kişi olmuştur. Kendi öz kişiliği dahil olmak üzere 24 farklı kişiliğinin olması, onun bu olaylardan ötürü sorumlu tutulmasına sebebiyet vermiştir. Billy karakterlerini iki farklı gruba ayırmaktaydı; “istenen” ve “istenmeyen”. Bu isimlere karar veren karakterleri Arthur ve Ragen idi. İki karakter bilincini paylaşabilmekteydi. “İstenmeyen” 13 adet karakteri vardı ve bu karakterler Arthur ile Ragen tarafından koyulan kurallara uymak zorundaydı.
Tedavi sırasında psikologlar Billy’nin sahip olduğu 24 farklı karakteri aynı karakter altına toplamak istedi fakat Billy bunu çoktan yapan biriydi. “The Teacher (Öğretmen)” olarak adlandırdığı karakter, tüm kişiliklerin toplandığı fakat hayatının çok az bir bölümünde ortaya çıkan karakterlerinden biriydi. Billy, 12 Aralık 2014 yılında kanser hastalığı sebebiyle 59 yaşında vefat etti. Onun yaşamı çoğu sanat dünyası insanına ilham kaynağı oldu. Geçtiğimiz yıllarda beyaz perdenin en çok izlenen filmlerinden biri olan “Split” filmi, Billy’nin hayatını konu eden filmlerden yalnızca biriydi.