Hepimiz bir gün doğar büyür yaşlanır ve ölürüz. biyolojik bu sıralama içerisinde çoğumuz yaşlandığımızı kabul etmek istemeyiz. Ancak vücudumuzda artık isteğimiz dışında gelişen birtakım gelişmeler ve ortaya çıkan belirtiler biyolojik anlamda yaşlandığımızın göstergesi. İspanya’da Ulusal Onkolojik Araştırmalar Merkezinde doktor olan Manuel Serrano ‘Yaşlanma Emareleri’ adı altında önemli bir çalışma gerçekleştirmiş. Pek çok uzmanın bir araya gelerek yaptığı çalışma ile vücudumuzda yaşlandığımızı gösteren belirtiler tek tek listelenmiş. Peki ne bu belirtiler? Bizde var mı?
Uzman doktor araştırmasının ardından yaptığı açıklamalarda ‘Yaşlandıkça daha iyiye giden bir şeyler bilmiyorum’ diyerek son değerlendirmesini yapmış. Yaşlılık hayatın bir parçası olarak hepimizin hayatı için elbette kaçınılmaz. Ancak yaşlılık belirtileri yaşam tarzı ve genetikle birleştiği zaman kimilerinde çok az görünürken kimilerinde kendisini oldukça belli ediyor. Ancak yaşlılıktan kimse kaçamıyor. Yaşlılıkla birlikte vücudumuzda neler değişiyor? Biyolojik anlamda neler yaşanıyor?
DNA Hasar Görüyor
Zaman içerisinde genetik kodumuzda bazı hatalar meydana gelebiliyor. DNA üzerinde yaşanan hasarlar birikiyor. Kök hücrelere kadar zarar veren bu durum bir süre sonra kanserli hücrelerin oluşumuna bile zemin hazırlayabiliyor.
Kromozomlar Zarar Görüyor
DNA zincirlerinin sonunda kromozomları koruyan birtakım kapağa benzer yapılar var. Bu yapıların asıl ismi telomerdir. Yaşlandıkça bu kapakçıklar hasar görmeye başlıyorlar. Hasarın ardından yanlış kopyalanma ya da yanlış hareket etme gibi sorunlar ortaya çıkıyor.
Hücre Yaşlanması Davranışları Etkiliyor
Vücudumuzda bulunan DNA’lar zaman içerisinde yaşlanıyor. DNA’ların oluşturduğu genler hücrenin ne yapacağına karar veriyorlar. Ancak bir süre sonra yaşanan aksaklıklar vücudumuza verilen komutları da olumsuz etkiliyor. Bu sebeple hücreler yapmaları gerekenden daha farklı şeyler yapıp bizleri şaşırtabiliyorlar.
Hücrelerimiz Yaşlılıkla Birlikte Yenilenmiyor
Hücreler genel olarak hayatımız boyunca hasarlı olan dokuların ve hücrelerin yenilenmesi için çalışırlar. Vücudumuzda pek çok hücre stoğu bulunmaktadır. Ancak biyolojik anlamda yaşla birlikte artık bu yenilenme süreci olumsuz etkileniyor. Hücrelerde toksik proteinler birikmeye başlıyor. Bu durum bazı kişilerde Parkinson ya da Alzheimer gibi ciddi hastalıkların oluşumunu sağlıyor.
Mitokondriler Çalışmayı Bırakıyor
Vücutta bulunan mitakondri hücre yeniliği için son derece önemli. Ancak yıllara meydan okuyamayan bu hücreler bir süre sonra etkilerini kaybediyorlar. Mitokondrilerin iyi çalışmaması DNA yapısında da ciddi sorunların oluşumuna neden oluyor. Mitokondri tedavisinin ve onarımının sağlanması bazı araştırmalarda kadınların ömrünü bile uzatıyor.
Kök Hücrelerin Enerjisi Son Buluyor
Yaşlılıkla birlikte yenilenme potansiyelinin azalması kök hücrelerin beslenebileceği yeni bir alan bırakmadığı için bir süre sonra yorulmalarını sağlıyor. Kök hücrelerin yorulması aynı zamanda yenilenme fonksiyonlarının azalmasını sağlıyor. Bu sayede aynaya baktığımızda gördüğümüz yaşlılık belirtileri kök hücrelerdeki sorunlardan kaynaklanabilir. Biyolojik anlamda yaşanan yaşlanmanın vücuttaki izleri bir süre sonra ortaya çıkıyor. Sağlıklı yaşam, sağlıklı beslenme, sağlıklı bir gen haritası yaşlılık belirtilerini bir süre erteleyebilir ancak kesinlikle tamamen ortadan kaldırmaz.