Sömestr tatilinin başlamasıyla birlikte çocukların bu tatili nasıl geçirecekleri konusu da her yıl olduğu gibi bu yılda gündeme geldi.
Yarıyıl Tatilinde Ebeveyn – Çocuk Çatışması Kaçınılmaz Olur
Uzmanların uyarıları bir yandan, anne babaların kafa karışıklığı ve çocuklarının verimli bir tatil geçirmesi endişesi diğer yandan konuşuluyor. Her ebeveyn çocuğunun eğlenmesini, güzel zaman geçirmesini ister elbette. Ancak bir türlü vazgeçilemeyen düşünce tatilde unutulmaması için ders de çalışılmasıdır. Bu tutum ebeveyn – çocuk çatışmasının ana sebebi olarak gözümüze çarpar.
“Yapma!” Demek Yerine Alternatifler Sunun
Çocukların teknoloji araçlarına olan bağımlılığı da bu duruma eklenince annenin, babanın buna karşı çıkmasıyla yarıyıl tatili çocuklar için sevimsiz hale gelir. Çocukların telefon ve tabletten uzak tutulması sert uyarılarla ya da “Yapma!” demekle başarılacak bir şey değildir. Öncelikle bunu anlamak gerek… Yasak olduğu söylenen her şeyin daha çok ilgi uyandıracağı gerçeğinden yola çıkarak, zamanlarını eğlenecekleri şekilde doldurmak ve bu eğlenceyi onlarla paylaşmak en doğrusudur. Günümüzde çocukların en çok özlediği ebeveynleriyle daha çok vakit geçirmektir. Bunu sağlamak için belki de en azından sömestr boyunca bazı özel işlerden feragat etmek ve bu zamanı çocuğa ayırmaktır. Böylece teknolojik cihazlarla da daha az haşır neşir olması sağlanabilir. Sonuçta çocuğun istediği güzel zaman geçirmektir. Bir de bu zamanı annesi ve babasıyla geçirirse aklına telefon falan gelmeyecektir.
Bu Sabah Özel Bir Kahvaltı Hazırlamalı
Sabah kahvaltılarını eğlenceli hale getirerek işe başlayabilirsiniz. Akşamdan çocuğa kahvaltıda özel olarak ne yemek istediğini sormak ve sabah ondan erken kalkarak istediğini yapmak günün güzel başlamasını sağlar. Mesela sürekli gülümseyen bir anneden çocuğuna geçecek olan pozitif enerji onu mutlu bir çocuğa dönüştürecektir. Neşeli kahvaltınızın ardından bırakın sofra dağınık kalsın. Çocuğunuza ayırın kahvaltı sonrası keyif saatlerinizi. Kendinize bir kahve, ona da bir muzlu süt yapıp sohbet etmek hiç fena fikir olmasa gerek…
Bugün Seçimleri Ona Bırakın
Öğleden sonra birlikte film izlemek hatta sinemaya gitmek arasında kaldıysanız ona sorun. Evde mısır patlatıp koltuğa uzanıp mı istediği filmi izlemek ister, yoksa sinemalarda yarıyıl tatili boyunca vizyonda olan bir çocuk filmine mi gitmek ister diye. Hangisini seçerse seçsin ona uyun. Bugün kuralları o koysun ama bunu ona söylemeyin, sadece hissettirin. Kendini önemli ve özel hisseden çocuk bir de bu önemi anne – babasından görüyorsa ondan mutlusu yoktur.
Okumayı Öğretmeye Kalkmayın! Gösterin!
Bir çocuğun kitap okuma alışkanlığının olabilmesi için ebeveynlerinde bunun olması önceliktir. Siz okumaya hayatınızda yer vermiyorsunuz, ama çocuğa kitap okumalısın diyorsunuz. Böyle bir durumda “Sen neden okumuyorsun?” sorusuna ne cevap verebileceğinizi hiç düşündünüz mü? “Zamanım yok” ya da “Çok yoruluyorum” demek çözüm değil hemen belirtelim. Çünkü bunlara alacağınız cevap “Ben de derslerden yoruluyorum ve zamanım kalmıyor” olabilir. Bir anne baba kitap okumak için zaman yaratmanın ve okumanın bir yaşam şekli olduğunun bilincinde olmalı, çocuğuna kitap okumayı göstererek öğretmeye çalışmalıdır. İlgisini çekeceği düşündüğünüz kitapları alın ve kitaplığın en görünen yerine koyun. Bugünün öğleden sonrasını kitap okumaya ayırma planı yapın ve birlikte kitap okuyun.