Lider olmak aynı zamanda endişe, kaygı ve korku ile mücadele etmektir. Hayat sürprizlerle doludur. İş yaşamı da hayatın bir parçasıdır. Bir mülakat görüşmesine girerken, şirketler arası sunum yaparken, insan kaynaklarında çalışırken ya da üzerimize düşen görev ve sorumlulukları yerine getirirken bir lider gibi hareket etmemiz gerekir. Hayatın her noktasında endişe, kaygı ve korku duymak için pek çok sebep bulunabilir. Önemli olan endişeyle nasıl mücadele edileceğini bilmektir.
Darel Rutherford “Endişe negatif duadan başka hiçbir şey değildir.” demektedir. Negatif düşünmek ve olumsuz düşünceye odaklanmak, iş hayatında başarısız olmaya neden olur. Sürekli olarak endişe duymak aynı zamanda psikolojik rahatsızlıklar yaşanmasına sebebiyet verir. Anksiyete ve stres gibi psikolojik rahatsızlıkların temelinde aşırı endişe ve kaygı duymak vardır. İş hayatında sıklıkla karşılaşılan bu psikolojik hastalıklar, verimliliğin düşmesine ve performans konusunda da başarısız olunmasına sebep olur.
Endişe, tıpkı sevgi ve mutluluk gibi oldukça yoğun bir histir. Bu hisle mücadele etmenin ilk yolu planlı ve sistematik olmaktır. İş hayatında planlı olmak, zamanın yönetilmesine yardımcı olur. Yoğun iş temposunda çalışan bireylerde daha sık görülen endişe duygusunu yenmenin püf noktası günlük, haftalık ve aylık planlamalar yapmaktan geçer. Genel olarak bu hissi yoğun bir şekilde yaşayan bireylerde “zamanı yetiştirememe” korkusu vardır. Bu korku, işleri birbirinize karıştırmanıza neden olurken, bir işe başladığınızda da odaklanmanıza engel olur.
Sürekli olarak “Başarabilecek miyim? Yapabilecek miyim? Ya başarısız olursam o zaman ne olacak? İnsanlar benimle alay edecek mi? Bunu yaparsam çevremden nasıl bir tepki göreceğim? Kendimi geliştirebilecek miyim?” şeklinde düşünmek de endişe yaratır. Ayrıntıları düşünmek elbette önemlidir fakat fazla düşünmek bir süre sonra problemlerinizin artmasına ve endişe hissine kapılmanıza sebep olur. Bazı zamanlar atalarımızın da dediği gibi “Su akar yolunu bulur.” demek gereklidir. Bu sayede başarıya giden yolda etkili bir lider olmak için işlerin kendi kendine yola girmesini beklemek yani sabırlı olmak gerekir.
Bu noktada düşünceleri değiştirmek gerekir. “Başarabilecek miyim?” sorusu yerine “Ne yaparsam başarılı olurum?” cümlesi tercih edilmelidir. Bu sayede kendinizi bu yoğun histen temizleyebilirsiniz. İhtiyacınız olan kaynakları ve hedefinizde ilerlemenizi sağlayacak yollar bulursanız, bu hisse kapılmanız çok düşük bir olasılıktır. Dolayısıyla kendinize sürekli olarak “Neye ihtiyacım var? Bunu yapmam için bana ne gerekiyor? Benim gücüm neye yeter? Hangi alanlarda başarılı olabilirim? Neyi tercih etmem gerekiyor?” şeklinde sorular sormayı denemelisiniz.
Bu sorular pozitif düşünceye hakim olmanızı da sağlar. Pozitif düşünce, iş yaşamında enerjinizi doğru yönetebilmek için ihtiyacınız olan bir bakış açısıdır. İnsan ne kadar olumlu ve pozitif düşünürse, o kadar çok başarılı olacağına inanır ve inanmak, başarmanın yarısıdır. Bu nedenle daima kendinize, yaptıklarınıza inanmalı ve başarılı olacağınızı düşünmelisiniz. İçinizden sürekli olarak istediğiniz şeyi tekrarlayın. Bir süre sonra istediğinize ulaştığınızı göreceksiniz!