Beynimiz her şeyi gerçekleştirebilecek kadar büyük bir güce sahip. Kimi zaman zamana yayar kimi zaman ise en yakın zamanda istediğinizi uygulamaya geçirir. Siz farkında olmasanız da o her daim sizin isteklerinizi yapmaya çalışan bir mekanizma olarak çalışır. Asıl önemli olan ise ona vereceğimiz komutlardaki dili bilmememiz. Biz ne istersek onu yapar ama neyi nasıl istediğimiz çok önemlidir.
‘Tam da aklımdan geçiyordu. Az önce bunu düşünmüştüm. Kalbim çok temizmiş.’ gibi sözleri ne kadar sıklıkla tekrarlıyorsunuz? Bu cümleleri ne kadar sık tekrarlıyorsanız, beyninize ulaşabilmenizi sağlayacak olan dile o kadar hakimsiniz demektir.
Beynin Şakası ya da Mizaç Anlayışı Yoktur
Beynin çalışma şeklinde şaka veya mizaç anlayışı yoktur. Her zaman düz mantık çalışır ve nettir. Siz şöyle bir cümle kurduğunuzda: ‘Çok kiloluyum, kilo veremiyorum ama inşallah bu yaz ideal kiloma kavuşacağım.’ Beyninizin bu cümleden yola çıkıp devam edeceği istikamet şu şekilde olacaktır: ‘Ben kiloluyum, kilo veremiyorum ve bu sorunumu hiçbir zaman çözemeyeceğim.’
Kızgınlıkla dilinizden çıkabilecek bir cümleye odaklanalım. Birine çok kızdınız, öfkelendiniz ve o sinirle dediniz ki: ‘Sen beni kanser edeceksin’ ya da ‘ömür törpüsü gibisi’. Beynimiz, buradaki mübalağa sanatını algılayamaz. Hemen der ki: ‘söyleneni gerçeği çevirmem gerek ve kanser olmalıyım ya da karşımdaki insanın ömür törpüsü olduğunu bilerek hareket etmeli ve onu da istediğim şekle sokmalıyım.’
Beyin Önce Olumsuzlukları ve Korkuları Dinler
Beynin en hızlı olarak algılayıp işleme sokabildiği duygular korkular ve olumsuzluklardır. Çünkü bunların frekansları oldukça güçlüdür. Korktuğunuz anda beyninizin bunu algılaması çok hızlı sürer ve tepki vermesi de son derece hızlıdır. Bu sebeple mümkün olduğunca gereksiz korkularımızdan kurtulmalı, olumsuz düşüncelere odaklanmaktan ve dilimiz ile olumsuz cümleler kurmaktan vazgeçmeliyiz.
Beyin Her Söyleneni Doğru Kabul Eder
Bir sınava hazırlandınız, çalıştınız ancak yeteri kadar çalıştığınıza inanmıyorsunuz. Yine de bir emeğiniz var ve bu sınavdan başarı sağlama ihtimaliniz de var. Ancak siz şöyle bir cümle kurarsanız: ‘Çok çalışamadım ve bu sınavdan geçemeyeceğim.’ Beyniniz de size der ki ‘Evet, sen çok çalışmadın ve bu sınavı geçmemelisin.’ Aksi bir düşünce ile yaklaşsaydık eğer konuya… Deseydik ki ‘Elimden geldiği kadar çalıştım ve ben bu sınavdan geçmeyi hak ediyorum. ‘O zaman emin olun bütün evren sizin beyninizden yayılan frekansa cevap verecek ve sizin o sınavdan geçmenizi mümkün kılacaktır. Ya sınav ertelenecek ya sınav sorularının tamamı bildiğiniz yerden gelecek ya da bir şekilde o sınavı geçmeniz için beyniniz size yardımcı olacaktır.
Yolladığınız Dalga Frekanslarına Dikkat
Beynimiz o kadar güçlü ki evrene yaydığı frekanslar ile olmazı oldurabilir. Ama beyin, ne yapmak istediğine karar vermez. Ona yön veren her zaman bizleriz. Bizler ona yolladığımız sinyallerde olumlu ve sevgi içerikli olduğumuz müddetçe, yayacağı dalga frekansları da aynı paralellikte olacaktır. Çoğu kişi için imkansız görünen bir şey size kolayca ulaşıyorsa, işte bunun sebebi budur.
40 Kere Söylersen Olur
Beynin kendine göre ana yolları (otobanları) ve ara yolları (tali yolları) vardır. Öncelikle tali yol ile başlayan bir düşünce sürekli olarak üzerine odaklandığında kalıcı bir hal alır ve ana yolları oluşturur. Bunlara ‘inanç’ denilmektedir. İnandıklarımız ile dünyamıza şekil veririz.
Atalarımızın söylediği ’40 kere söylersen olur’ sözü boşuna değildir. Ağzınızdan her defasında çıkan o söz, beyninizdeki ana yolu biraz daha kuvvetlendirir. Artık sizin rotanız o yöne döner ve inandığınız şeyler sizin hayattaki gerçeğiniz olur. Beyninizin kendine has çalışma şekli ile düşünceleriniz, form değiştirerek maddesel forma bürünür. Yaşadığınız hayatı bu şekilde şekillendirme imkanı bulursunuz.