Teknolojinin hemen hemen her yanımızı sarması, milyonlarca kişi tarafından kullanılması, dünyayı ayaklar altına sermeyi sağlaması ve insanların hiç olmadığı kadar artık birbirine yakın olması, teknolojinin cazip gelen yönleri arasında yer alıyor. İnternet kullanımının artması da yeni iş sektörlerinin oluşmasına ve engin bir bilgi okyanusuna ulaşılmasına neden oluyor. Fakat söz konusu zihinsel ve kişisel gelişime geldiğinde dijitalleşme, negatif bir durum!
Dijital eşyaların içerisinde bulunmak ve sürekli olarak teknolojik ürünleri kullanmak insan zihnini olumsuz yönde etkiliyor ve gelişimini bozuyor. Hatırlamak git gide daha zor hale geliyor, bağımlılık yaptığı için çeşitli psikolojik rahatsızlıklara sebebiyet veriyor, kıskançlık ve yalnız kalmak gibi duyguların ortaya çıkmasını tetikliyor, gençler üzerinde kendisine zarar verme riskini arttırıyor ve empati duygularının körelmesine sebep oluyor. Fiziki olarak ise uykusuzluk gibi problemlerin ortaya çıkmasına ve stratejik-analitik düşünme becerilerinin kısıtlanmasına neden oluyor.
Tüm bu olumsuz etkilere bakıldığında, insanların belirli dönemler içerisinde dijital ortamdan uzak durması gerektiği yani “dijital detoks” yapması gerektiği ortaya çıkıyor. 35 adet başarılı nörolog uzmanının katıldığı bir araştırmada, dijital detoksun etkileri incelendi. İnsanların arasına karışarak internet ve akıllı cihazların etkilerini araştıran uzmanlar, bu kişilerin detoks yaptığı takdirde nasıl hissettiğini ortaya çıkardı ve araştırma sonuçları ilginç verileri gün yüzüne çıkardı!
Uzmanlara göre bireyler dijital detoks yaptığında, dikkat ve odak yeteneklerini geliştirebildi. Teknolojik aletlerin göz teması kurma yetisini azalttığını fark eden uzmanlar, detoks sonrasında bireylerde artan göz temasını ve ikili ilişkilerinde güçlenen bağlar kurduklarını fark etti. Katılımcıların kendilerini daha güçlü hissettiğini gözlemledi. Kişisel yaşamlarında daha iyi sosyal ilişkiler kurduklarını dile getiren denekler, sosyal medya etkileşiminin ve internet erişiminin olmadığı ortamlarda iletişim kurarken kendilerini, benliklerini hissettiklerini dile getirdiler.
İnternet ortamının bulunduğu alanlarda bireylerin ayrıntılara daha az dikkat ettiğini söyleyen uzmanlar, teknolojik alet kullanımın sırasında zihnin yorulduğunu ve yorulan bir zihnin düşük verimlilik ve performans gösterdiğini belirtti. Bu da kişiler hakkında daha az detayın farkına varılmasına ve daha az ayrıntıya dikkat ederek problemleri çözüme kavuşturamamaya sebep olmaktaydı. Detoks sonunda bu problemin de ortadan kalktığı görüldü.
Akıllı cihazların beyindeki sirkadyan sistemini ve ritmini etkilediği bilim insanları tarafından kanıtlanan bir problem! Bilim insanlarına göre uyumadan en az 40 dakika öncesine kadar teknolojik ürünlerin kullanılmaması gerekiyor. Sirkadyan sistemini bozan asıl sebebin teknolojik aletlerden yayılan mavi ışık olduğu da bilinen bir diğer detay olarak yer alıyor. Detoks yapan deneklerin düzenli uyku uyuduğu ve uykularında hiçbir problem yaşamadıkları da araştırma sonucunda kanıtlanıyor.
İnternet ve teknoloji bireyde bir tek fiziki değişimlere sebep olmuyor. Sürekli olarak teknoloji kullanımını yapılması, bireylerin kendilerine karşı duymuş oldukları saygıyı ve güveni yitirmesine sebep oluyor. Çünkü bireyler sürekli olarak yaşamlarını ve düşüncelerini erteleme girişiminde bulunuyor. Dolayısıyla bireyler hayati karar almak istemiyor. Dijital detoks sonunda bireylerdeki özgüven ve saygının da arttığı bu araştırmaya ortaya çıkan bir diğer sonuç olarak yer alıyor.