Hafızamızın en hızlı bir şekilde gelişmeye uygun olduğu zaman çocukluk zamanlarıdır. Ancak ileriki yaşlarda da hafıza geliştirme teknikleri ile bu özelliğimizi güçlendirmek mümkün. Üstelik yaşımız kaç olursa olsun!
Psikoloji bilimindeki hafıza, dışarıdan alınan bilginin işlenip beyne uygun bir şekilde saklanmasını sağlamaktadır. Bellek ismi ile de bilinen hafıza, aynı zamanda gerektiğinde işlenen verilerin geri çağrılarak kullanılabilme yeteneğini de temsil etmektedir. Hafızanın tanımındaki en güzel nokta ise onun sınırları belirsiz, çok büyük bir depolama alanı olduğunu söylemesidir. Bu sebeple de hafıza geliştirme teknikleri ile onu geliştirebilmek, sınırlarını esnetebilmek mümkündür. Ancak hafızayı geliştirmek sözündeki kasıt, hali hazırda bulunan depolama alanın büyümesi anlamına gelmiyor. Burada gelişmekte olan ‘depolama kabiliyetinin gelişmesi’ dir. Aynı zamanda hafıza geliştirme tekniklerinin bir diğer amacı da beynimizde bulunan bilgilerin geri çağrılma kapasitesini ve hızının da arttırılabilmesini sağlamaktır.
1. İmajinasyon
Hafıza geliştirme teknikleri arasında belki de en önemlisi imajinasyon! Çünkü hafızanıza bir şeyin kazınabilmesi için onu mümkün olduğunca hissedebilmeniz gerekmektedir. Örneğin elimizin yandığı anları bir düşünelim ya da diğer bir örnekte ilk aşık olduğumuz anlar… Bunların hepsini çok kolay bir şekilde hatırlarız. Çünkü bu anları yaşarken işin içine duygularınız ve acılarınız girmiştir. Hissettiğiniz ölçüde bir olayı ya da herhangi bir şeyi hatırlamanız kolaylaşır.
Yeni öğrendiğiniz bir şeyi ya da öğrenmekte zorlandığınız bir şeyi ve hatta yapılacaklar listenizi bile imajinasyon tekniği ile hafızanıza kazıyabilirsiniz. Sadece bir hikaye kurun bu hikayenin içerisine unutmamanız gereken verileri yerleştirin. Sonra gözünüzü kapatarak bu hikayeyi yaşamaya başlayın. Hayalinizdekileri ne kadar çok canlı yaşıyormuşçasına hissedebilirseniz hafıza güçlendirme tekniğiniz de aynı ölçüde işe yarayacak ve size yardımcı olacaktır.
2. Uyku ve Beslenme Düzeni
Uykularınızın kesintisiz ve kaliteli bir şekilde gerçekleşmesi vücut sağlığınız, ruh sağlığınız ve hafıza sağlığınız açısında son derece önemli. Dikkatinizi toplama ve konsantrasyon konularında zorlanıyorsanız bunun nedeni kaliteli bir uyku almıyor veya kesintisiz bir şekilde uyuyamıyor olmanız olabilir. Uykusuzluk yaşadığımız anlarda dikkatimizi bir konuda toplayabilmemiz oldukça güçleşir. Dikkat edemediğimiz şeyleri sonradan hatırlamaya çalışmanız da size istediğiniz sonucu sağlayamayacaktır.
Fazla tok veya aç olduğunuz zamanlarda da aklınızı bir konuya yönlendirebilmeniz zordur. Tıpkı uykusuzluk ya da kalitesiz uyku düzeni gibi açlık veya fazla yemek yemek de aynı olumsuz sonuçları size yaşatacaktır. Ceviz, balık, havuç, tam tahıllar, yumurta, süt ürünleri ve limon hafızanızı geliştirme konusunda size yardımcı olacak besinler arasında yer almaktadır. Hafızanıza ihtiyaç duyduğunuz sınavlarınızda, yoğun iş tempolarınızın olduğu günlerde bu besinleri ara öğünler olarak diyet listenize eklemek de size hafıza geliştirme teknikleri arasında mükemmel bir çözüm sunmaya hazır.
3. Bol Oksijen, Yürüyüş, Egzersiz
Kapalı, basık ve kasvetli bir ortamda uzun süre kaldıktan sonra, camı açıp aldığınız ilk nefesin etkisini muhakkak bugüne yaşamışsınızdır. Burnunuzdan almış olduğunuz oksijenin adeta beyninize kadar gidişini hissedersiniz. O an yorgun veya uykusuzsanız bu sıkıntılarınız bir süreliğine de olsa üzerinizden kalkar. Hafıza geliştirme temkinleri konusunu anlatırken oksijenin etkisini yok sayamazdık.
‘Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur.’ atasözünün faydalarına geldi sıra. Sağlıklı karar alabilmek ve kendi vücudunuzun dahi ihtiyaçlarını idrak edebilmek için sağlam bir kafaya yani dingin bir beyne ihtiyacınız var. Beyninizde birikmiş olan negatif düşünceleri kovabilmek için hafif tempolu yürüyüşler veya kendinize göre belirleyeceğiniz egzersizler şart.
4. Beyin Egzersizleri
Bulmaca çözmek, zeka testleri yapmak, matematik problemleri çözmek ve hatta kitap okumak! Evet, yanlış okumadınız kitap okumak da beyin egzersizleri arasında yer alıyor. Kitap okurken isteseniz de istemeseniz de birinci maddede anlatmış olduğumuz imajinasyoın tekniğini kullanıyor ve hafıza geliştirme teknikleri arasından birine dahil oluyorsunuz.
Herhangi bir aktiviteyi beyin egzersizi olarak nitelendirebilmeniz için bazı özelliklere sahip olması gerekiyor. Sizi bulunduğunuz ortamdan (fiziki olarak olmasa da düşünce olarak) çekip çıkarabilecek, mevcut dert ve sıkıntılarınızı unutmanızı sağlayacak, beyninizi geçici de olsa başka şeye odaklayabilecek olması gerekiyor. Böyle bir aktivite bulduğunuzda beyin egzersizinizi de bulmuş olursunuz. Herkesin ilgi alanları farklıdır. Tüm alternatifleri deneyip en keyif aldıklarınıza yönelebilirsiniz.
5. Öğrenme Aşamasında İlişkilendirme Yöntemini Kullanma
Yeni öğrendiğiniz şeyler ne kadar zor olursa olsun, mantığını kavradıktan sonra hafızanıza bunu kazıyabilmeniz son derece kolaydır. Hepimizin hafızası ilk gördüğü şeyi kayıt edebilecek kadar gelişmiş değildir. Hatta itiraf edelim ki bir çoğumuz, teknolojinin sağlamış olduğu bu kadar çok imkânlar sebebi ile hafızamızı toplamakta güçlük çekiyoruz. O zaman size bir çözüm yolumuz daha var!
Öncelikle öğrenmek istediğiniz şeyi neden öğrenmek istiyorsunuz, öğrendiğinizde ya da hafızanıza kazıdığınızda size sağlayacağı avantajları neler olacak? Sorularıyla biraz kafanızı kurcalamanız gerekiyor. Aksi halde mantığını kabul etmediniz hiçbir şeyi hafızanız da kabul etmeyecektir. Bu aşamayı geçtikten sonra her şey çok kolay. Hafızanıza kazıyacağınız şeyleri ilişkilendirme yöntemi bir sisteme dahil edin. Örneğin; elinizde alınacaklar listesi olsun. Bu listeyi hafızanızda tutmak istiyorsunuz. Listedeki malzemelerin baş harflerini alın ve bu baş harfler ile başlayan birer meyveyi gözünüzde canlandırın. Tüm bu meyveler bir sepetin içerisinde ve siz her seferinde sepetten bir meyve çıkarıyorsunuz. Çıkardığınız her meyvenin baş harfi, sizin ihtiyacınız olan alınacak malzemenizin baş harfi ile aynı. Bu hikayeyi beyninizde canlandırmanız ve üç kere aynı hikayeyi düşünmeniz sonucunda elinizdeki liste artık hafızanızda…