Gerek iş yaşamında gerekse de özel yaşamda, insanlar kendilerini, işlerini, mesleklerini ya da bedenlerini değiştirmekten oldukça hoşlanırlar. Fakat bazı insanlar, değişime karşı büyük bir tepki gösterebilir. İlişkilerinde, mesleklerinde ya da günlük yaşamlarında meydana gelen herhangi bir değişim, tüm hayatlarını olumsuz yönde etkileyebilir.
Değişim, yenilik ve inovasyon açısından oldukça önemlidir. İlerleyen şeyleri takip etmek gerekir. Fizik kurallarından biri de “hareket eden şey, ilerliyordur” şeklindedir. Dolayısıyla bir işletmenin ya da personelin iş yaşamında ilerleyebilmesi için hareket etmesi yani değişime uğraması ve değişime ayak uydurması gerekir. Değişime ayak uydurmayan her canlı, olay ya da işletme, ölmeye mahkumdur.
İstek ve Koşullar
Hayatımızdaki değişimlerin ana sebebi isteklerimiz ve koşullarımızdır. Örneğin spor salonuna gitmek isteyen biri, kilolarından kurtulmak ya da fit bir vücuda sahip olmak istiyordur. Burada hem istek hem de koşul söz konusudur. Fit bir bedene sahip olmayı istemek, istektir. Fit vücuda sahip olmak için spor salonuna gitmek ise koşuldur. Yani; hayatınızdaki istekleriniz aynı zamanda sizlere koşul ortamını sunar. Bir karar alırken isteklerinizin doğrultusunda olması bu nedenle oldukça önemlidir. Kendi koşullarınızı yaratabilmek ve bir vizyon geliştirmek açısından isteklerinizi ve koşul alanınızı doğru yönetmeniz gerekir.
Değişim karşısındaki istek ve koşullar, beklentilerimiz doğrultusunda gerçekleşmediğinde çok kolay bir şekilde mesleğimizi, piyasamızı, rekabet ortamımızı, patronumuzu ya da iş/özel arkadaşlarımızı suçlamaya oldukça meyilli oluruz. Oysa değişimi isteyen zihnimiz ve bunu yerine getiren de beynimizdir. Bu noktada en önemli detay, doğru istek ve koşul yönetimi için doğru sorumluluklar almak ve fırsatları kollamaktır.
Zihniyet
İnsan davranışlarını belirleyen şey, zihniyettir. Her gün yaptığınız kahvaltı, izlediğiniz film ya da evden işe gitme yönteminiz zihniyetinizin parçasıdır. İnsanlar, günlük eylemlerinin farkında olmadan bu zihniyetle görevlerini yerine getirirler. Dolayısıyla bir insanın davranışları değişiyorsa, zihniyeti de değişmiş demektir. İnsanlar günün sonunda eksik yönlerini kapatmak için değişime uğramak isterler ve dolayısıyla farklı davranışlar içerisine girerler. Eğer davranışlar bir fayda sağlamıyorsa, bir noktada değişim yapmak gerekir. Zihniyeti güçlendirmek ve eyleme geçmek, hayatınızı değiştirmek ve kendinizi güçlendirmek anlamına gelmektedir.
Yapılan araştırmalara göre her yeni yılda kendisindeki bazı noktaları için değiştirmek adına söz veren kişilerin yüzde 44’ü ertesi sabah, verdiği sözleri unutmaktadır. Araştırmaya dahil olan ve verdiği sözü yerine getirmeye çalışan kişiler arasında da alınan her karardan 45 gün içerisinde vazgeçildiği görülmüştür. Değişimi yaratmak hiçbir zaman kolay değildir. Bir alışkanlığın kazanılması için en az 21 gün geçmesi gereklidir. Devamı getirilecek her şey, alışkanlık kazanmak ve yeni bir zihniyet oluşturmaktır.
İş yaşamınızdaki zihniyetinizi değiştirmenin altın kuralı; performansınızı, verimliliğinizi, günlük görev ve sorumluluklarınızı değiştirmek olacaktır. İstek ve koşul alanınız doğrultusunda yapacağınız değişimler, hayatınızı olumlu yönde etkileyecektir.