Floransalı düşünür, devlet adamı, askeri stratejist, şair ve oyun yazarı olan Niccolò Machiavelli, İtalyanların Rönesans dönemine ait en önemli figürlerinden biridir. Alışılagelmiş kalıpların dışına çıkması ve hayata dair farklı bakış açıları ile yaklaşması onu dönemin en önemli şair ve yazarlarından biri yapmıştır.
Machiavelli’nin hayata dair tespitleri içerisinde belki de bizler açısından en önemlisi “Kötüler kazanmaya daha yakın.” sözüdür. Bu sözü Prens adını verdiği eserinde geçirmektedir. Machiavelli, iyi insanların bazı avantajları olduğunu ve bunlara sahip olduğunu söylese de, kazanmaya uzak olduğunu da ifade etmektedir. Çünkü ona göre kötü insanlar, kurnazdır. Bu kurnazlık dolayısıyla ahlaki ilkelerden uzak bir şekilde yaşamlarını sürdürürler. Yalan söyler, olayları değiştirir, iftara atar ya da tehdit – şiddet gibi olaylara başvurmaya hazır olurlar. Bu tip insanlar, dünyayı bir şekilde hakimiyet altına alabilirler. Çünkü kurnaz insanlar, iyi insanlar için en büyük tehlikedir.
İyi İnsanlar Yeterli Değildir
“İyilik yap, iyilik bul.”
“İyi insan olursan iyilerle karşılaşırsın.”
Bu tarz cümleleri bir çoğumuz duyuyoruz. Toplumumuz, ailemiz, arkadaşlarımız ya da eşlerimiz bizlere daima iyi bir insan olmamız için baskı yapar. Genel olarak tüm inanışımız iyi bir insan olmak üzerine kuruludur. Fakat her insan iyi olmadığı gibi, her iyiliğin de bir insanı iyi yaptığını söylemek yanlış olacaktır. Çünkü her kişi kendi hayatı, istekleri, arzuları ve çıkarları doğrultusunda “iyi insan” olabilme potansiyeline sahiptir.
Lakin iyi insanlar, adaletli bir dünya içerisinde yaşamak için uğraşırlar. İnsanları korkutmaz, kırmaz ve incitmezler. Tamamen kendi içlerinden geldiği gibi davranır, sevgi ve saygı çerçevesinde adaletli bir şekilde hareket ederler. Bu da onları bir adım geriye iter. Çünkü amaçları zalim olmak değildir. Prens kitabında bu durumdan bahseden Machiavelli, iyi insanların sadece iyi hareketler içerisinde olması nedeniyle hayatlarında verdikleri çaba ve mücadelede eksik kaldıklarını söylemektedir. Kitabında da bu durumu şöyle savunmaktadır:
“Kişi istediği kadar iyi olabilir fakat iyi hareket etmeye fazlasıyla bağlı olmaması gerekir. Kötü insanların kullandığı hileleri ödünç alıp onlara karşı kullanmayı bilmelidir. İyi insanlar da kılıç tutar, savaşır ve gerektiğinde kurnazlık yapar. Musa, iyilik ve adalet için Firavunla savaşmıştır.”
Nefret İnsana Ders Verir
Bir insanın akıllanabilmesi, hayatında doğru kararlar alabilmesi ve her şeyden de öte hayat içerisinde kazanan taraf olabilmesi için nefret duygusundan beslenmesi gerekir. Bu duygu insanı tetikler ve insan en çok nefret ettikleri ile sınanır. Nitekim Machiavelli kitabında şöyle der:
“Beklenmedik bir kaynaktan, en çok nefret ettiklerimizden dersler çıkartmalıyız. Arzuladığımız fakat onların karşısında savaştığı gerçekliği gerçekleştirebilmek için bize öğretecekleri çok şey var. Onların sahip olduğu benzer kalitede silahlara ihtiyacımız var. İyi hayaller kurmak yeterli değildir. Gerçek ölçüt, başardıklarımızdır.”