Tutumlarınız, davranışlarınız, düşünceleriniz ve özsevginiz ile hayatınızı daha güzel bir hale getirmek için sürekli olarak çalışıyor, çabalıyor ve elinizden geleni yapıyorsunuz. Bu çabanızı devam ettirebilmek için sürekli olarak yeni girişimlerde bulunuyorsunuz. Fakat sürekli olarak başarısız mı oluyorsunuz? Hayatın acımasız olduğunu düşünüyorsanız tam da bu konuda, yanılıyorsunuz! Sorun hayatta değil, siz de. Siz ve motivasyonunuzu kaybetmenize neden olan ölümcül tuzaklara inanmanızda…
Hayatınızda sürekli olarak başarısız olmanız, her seferinde belli bir noktaya ulaşınca tekrar başlangıç noktasına geri dönüş yapmanız sizce bir tesadüf müdür? Bizce bu bir tesadüf değil! Kendinizi bir sonraki aşamaya taşıyacak kadar motive etmemiş olmanızın kanıtıdır bu durum… Kaderinizi, geleceğinizi kontrol edecek güce sahip olduğunuzu hiçbir zaman unutmamalısınız. Arzularınız ve hayalleriniz doğrultusunda hayatınızı nasıl kontrol edeceğinizi biliyor musunuz?
İhtiyacınız olan şey bir destek, bir insan, birinin sizi sevmesi ya da yeni bir fırsat sunması değildir. Tam olarak ihtiyacınız olan şey, kendi kendinizi motive etmenizdir. Fakat motive etmenin de zaman içerisinde değişime uğradığını göz önünde bulundurmanız gerekir. Dikkatinizi hedefinize doğru yönlendirirken, sizi bu hedeften ve hayallerinizden uzaklaştıran her türlü faktörü motivasyonunuzdan uzaklaştırmanız şarttır. Peki bu faktörler, yani ölümcül tuzaklar, nelerdir?
1. Ölümcül Tuzak: Yalnız Olmak
Koymuş olduğunuz hedef ve hayaller için çıktığınız yolda eğer yalnızsanız, bu durumun hem dezavantajı hem de avantajı olduğunu bilmelisiniz. Yalnız olmanın avantajı, daha hızlı hareket etmenizi ve eylemlerinizi daha hızlı gerçekleştirmenizi sağlar. Tek başınıza karar alır, başka insanlara bağlı kalmadan karar verir ve adımlarınızı atarken yalnızca kendinizi düşünürsünüz. Bu da hayallerinize ulaşma konusunda sizlere zaman tasarrufu sağlar.
Dezavantajı ise cesaretinizi kaybetmenize neden olmasıdır. Sürekli olarak yalnız kalmak, çevrenizdeki insanlardan uzaklaşmanıza neden olur. Bu da çevrenize karşı “içe kapanık” bir profil izlenimi vermeniz anlamına gelir. Cesaret ve motivasyon tek yumurta ikizi kardeş gibidir. Eğer cesaretinizi kaybederseniz, motivasyonunuzu da kaybetmiş olursunuz.
2. Ölümcül Tuzak: Çevrenizi Genişletmek
Birinci tuzaktan kaçınmak isterken ikinci ölümcül tuzağa düşebilirsiniz. Çevrenizi genişletmek ya da sürekli olarak yalnız kalmamak adına yeni arkadaşlar edinmeniz, sizi bu süreçte destekleyecek ve desteklemeyecek olan yeni kişilere ulaşmanız demektir. Çevrenizi genişletmenin avantajı birinci ölümcül tuzağa düşmemenizi sağlar. Dezavantajı ise pek çok kafadan çıkan sese maruz kalmanız, dolayısıyla cesaretinizin kırılması ve hedefleriniz konusunda kesin kararlar alamamanız anlamına gelir.
Motivasyonunuz için hem birinci hem de ikinci ölümcül tuzaktan korunmak istiyorsanız yapmanız gereken tek şey, mevcut çevrenize sadık kalmanız olacaktır. Köklü bir dostluğa ve bu dostluğun samimiyetine sahipseniz, motivasyonunuz da aynı oranda olacak demektir.
Mevcut çevrenizdeki kişiler sizlerin zayıf ve güçlü noktalarını bilen kişiler anlamına gelir. Dolayısıyla herhangi bir planınız varsa kimlerin destekleyeceğini, kimlerin fikir önerebileceğini ya da kimlerin desteklemeyeceğini öğrenmeniz daha kolay olacaktır. Duygusal sabotajlara izin vermemek motivasyon arttırmanın altın kuralıdır.
3. Ölümcül Tuzak: Sihirli Değneğe İnanmak
Motivasyonumuzu azaltan en büyük ölümcül tuzaklardan üçüncüsü, birden fazla alanda kendimizi geliştirmek isterken bir sihirli değneğin bize değerek, ihtiyacımız olan tüm gelişmeyi bizlere sunmasını beklemektir. Günümüz iş ve sosyal dünyası içerisinde çok yönlü olmak her ne kadar ön planda olsa da pek çok alanda gelişmek için önce tek bir alanda yoğunlaşmak gerekir. Bu tıpkı üniversite bölümü tercih etmeye benzer. Üniversite “Kimya” okuyan bir öğrenci, meslek hayatına geçtiği zaman Kimyager olabilir, parfüm üretiminde ya da boya imalatında yer alabilir. Kimya geneldir fakat özelleştirme iş hayatına geçişte yaşanır.
Sahip olduğumuz yönleri geliştirmek için bir sihirli değneğe inanmak yerine tek bir yönümüze odaklanarak kendimizi geliştirmeyi hedeflememiz, az çaba ile büyük girişimler içerisinde olmamızı sağlar. Ancak robotlar pek çok işi aynı anda yapabilir. Bizler de insan olduğumuza göre, hayatımızın daha sağlıklı olabilmesi ve motivasyonumuzun pek çok farklı alana bölünerek azalmasını önleyebilmemiz için önceliğimiz bir alanda uzmanlaşmaya yoğunlaşmak olmalıdır.