Yabancı dilin herkes için artık bir gereklilik olduğunu hatırlatmakla başlayalım yazımıza… Ancak bu yazıda yurtdışında alınan yabancı dil eğitimlerinin iş hayatında ne kadar işinize yarayacağından, kariyerinize olumlu etkilerinden, sizi daha tercihe edilir hale getireceğinden falan bahsetmeyeceğiz. Yabancı dil bilmek önemli evet… Hele ki; öğrenilmek istenen dili yurtdışında, kendi ülkesinde öğrenmek çok daha önemli. Peki ama neden? Yabancı dil öğrenmek için yurtdışına gitmek, gidene bilinen yararların yanı sıra başka neler sağlar?Sizin için derledik…
Bir Lisan Bir İnsan mıdır? Yoksa Binlerce İnsan mı?
“Bir lisan bir insan!” sözünü mutlaka duymuşsunuzdur. Büyüklerimizden bugünlere uzanan bu sözün anlamı öğrenilen her lisanın kişiye yeni bir şeyler katacağı, gelişimine katkı sağlayacağıdır. Fakat aslında bir lisan binlerce insandır. Yurtdışına dil öğrenmeye gittiyseniz o dili sular seller gibi konuşuyor olduğunuzda tanışacağınız kişi sayısından çok daha fazlasını tanıyabilirsiniz. Mesela yolda yürüyorsunuz, eğer derdinizi kolayca anlatabilir halde olsanız zaten sorun yoktur. Ama henüz o ülkede yeniyseniz ve dillerini yeni öğreniyorsanız bunu avantaja çevirebilirsiniz. Hemen ilk karşılaştığınız birinin omzuna dokunun ve en yakın marketin nerede olduğunu sorun! Eğer o ülkenin insanları da Türk insanı gibi sıcakkanlı ve yardımseverse size marketin tarif etmenin önüne geçip, markette eşlik bile edebilir. Bu bir ihtimal de olsa alın size yeni arkadaşlıklar…
Orada Yabancı Olduğunuzu Avantaja Çevirin
Yurtdışında bir ülkeye yabancı dil öğrenmeye gittiniz. Zaten gitmeden önce ilk yapmanız gereken hep gitmek istediğiniz ülkeler arasından bir seçim yapmak, işi şansa bırakmamaktır. Seçiminizi doğru yaptığınız ve gittiniz. Ama ne gezilecek yerlerden haberiniz var, ne görülecek yerlerden… Öğrenci bütçesiyle orada bulunduğunuz için muhtemelen rehber eşliğinde şehir turu şansınız da az… Kendi yaş grubunuzun yoğun olduğu bir kafe seçin ve girin içeri! Eğlenceli bir grup seçin kendinize ve geçerli bir bahaneyle yaklaşın onlara… Eğer beklediğimiz kadar kibarlarsa ve siz dil bilmediğinizi ancak o şehri gezmeyi çok istediğinizi doğru anlatabilirseniz en azından civar yerlerdeki gezilecek yerler için kendinize kalabalık bir rehber grubu buldunuz demektir.
Konuşmaktan Utanmayı Bir Kenara Bırakın
Asansörde, yolda, markette gördüğünüz herkesle bir şeyler konuşmayı deneyin. Utanmanızı gerektiren bir durum yok, çünkü başka bir ülkedesiniz. Bu sayede hem pratik yapın, hem de eğlenin. Eğlenerek öğrenilen dil daha kalıcı olabilir. Kişilerle kuracağınız iletişim sayesinde o ülkenin kültürüne ve yaşam şekline de yaklaşır bilgi sahibi olursunuz. Evinize dönüşte anlatacak ne kadar çok şeyiniz olursa o kadar başarılı sayılırsınız.
Özgüven Tazeleme Zamanıdır
Her ne kadar o ülkede bulunma amacınız yeni bir dil öğrenmek olsa da bu amaçtan şaşmadan bir yandan da kişisel gelişime katkı sağlanabilir. Tek başına başka bir ülkede hem de dil bilmeden yaşayabiliyor olmak zaten başlı başına özgüven tazeleme nedenidir. Çekingenliklerinizden uzaklaşın ve hemen kendinizle gurur duyun. Belki de ailenizden binlerce kilometre uzaktasınız. Önce buna cesaret ettiğiniz için kendinizi daha çok sevin hatta sıcak bir kahveyle ya da buz gibi bir içecekle ödüllendirin.
